Türkçe resmi adı Hayri Hayrioğlu olan Vahtang Malakmadze’nin XX. Yüzyıl Türkiye Cumhuriyeti’ndeki etnik Gürcüler arasında özel bir yeri vardır. Ne yazıktır ki onun adı Gürcü toplumunun büyük kesimi tarafından pek bilinmemektedir. Vahtang Malakmadze’nin çalışmaları genelde bilim çevreleri tarafından bilinmektedir.
Vahtang Malakmadze’nin (Hayri Hayrioğlu) adı, büyük Gürcü şahsiyeti Ahmet Melaşvili (Özkan) adıyla bütünleşmiştir. Üstelik Hayri Hayrioğlu, Ahmet’in dostu, bilimsel alanda danışmanı ve destekçisiydi. Vahtang Malakmadze ve Ahmet Melaşvili diğer Gürcü şahsiyetlerin (Hasan, Haydar, Mevlüt, Zekeriya Zengin’ler/Kortanidze, Guram Khimşiaşvili/Yakut vb.) yardımı ile Türkiye’deki Gürcüler için bilimsel veritabanı oluşturdular, Gürcüstan hakkındaki tarihi ve etnografik malzemeleri buldular ve geçmişteki büyük Gürcü kültüründen kopan miras zincirini yeniden canlandırdılar.
Vahtang Malakmadze (Hayri Hayrioğlu) muhacir Gürcülerin torunuydu ve Bursa İnegöl’de yaşıyordu.
Vahtang Malakmadze (Hayri Hayrioğlu) 1936 yılında İnegöl Hayriye Köyü’nde doğdu. Babasının adı Ahmet, annesinin adı Ayşe (1917-1988) idi. Hayriye Köyü’nün Gürcüler için özel bir önemi vardır. Çünkü, Türkiye Gürcüleri arasında özel bir yeri olan iki Gürcü şahsiyet, Ahmet Melaşvili (Özkan) ve Vahtang Malakmadze’nin (Hayri Hayrioğlu) bu köyle sağlam bağlantıları vardı.
Hayriye Köyü, etnik olarak tamamen Gürcülerden oluşmaktadır. Köy, XIX. Yüzyılın 80’li yıllarında muhacir Gürcüler tarafından kuruldu. Köy birkaç mahalleden oluşmaktadır ve bunlardan birinin adı Malakmeti’dir. Burada bugün de Aşağı Maçakheli’den göç eden Gürcülerin torunları olan Malakmadzeler yaşamaktadır.
Vahtang Malakmadze (Hayri Hayrioğlu) ilkokulu Hayriye Köyü’nde bitirdi. İlkokulu bitirdikten sonra eğitimine Bursa’da devam etti. İnşaat Teknik Okulunu bitirdikten sonra Bursa Erkek Ziraat Enstitüsünü bitirdi.
Vahtang Malakmadze (Hayri Hayrioğlu) 1960 yılında İstanbul Yıldız Polis Okuluna kaydoldu. Okulu bitirir bitirmez çeşitli vilayetlerde oldukça yüksek mertebelerde görev yaptı. Vahtang Malakmadze’nin (Hayri hayrioğlu) gergin çalışma ritmi 1982 yılına kadar devam etti. Emniyet hizmetlerinde çalışmak doğal olarak, çok zaman ve güç gerektiriyordu. Onu sıkça yaşadığı yerlerden çok uzaklara, sosyal durumun oldukça ağır olduğu bölgelere gönderiyorlardı.
Vahtang Malakmadze’nin (Hayri Hayrioğlu) emniyet hizmetleri alanındaki çalışmalarının yanı sıra ciddi anlamda bilimsel ve toplumsal çalışmaları vardı. Kendisi, Gürcülükle ilgili tüm çalışmalarda inisiyatif kullanırdı, çalışmaları canlandırırdı ve tüm Gürcü aktivistlerin koruyucusuydu.
Vahtang Malakmadze emekli olduktan sonra İnegöl’de yaşadı ve Gürcü kültürünü kurtarmak ve bilimsel anlamda bilgi edinmek yönünde çalışmalar yapmaya başladı. Ne yazıktır ki yaşamının son günlerinde gözleri görmemeye başladı ve bu onun için büyük bir trajediydi. Çünkü yoğun bir şekilde bilimsel çalışmalar yapmaya susamışken okuma olanağı dahi kalmamıştı. Vahtang Malakmadze’nin ölümünden kısa süre önce ziyaretine giden Giorgi İremadze (Şemsettin İyem) şunları söylüyor: “15 dakikalığına gittim ve tam 4 saat kaldım. Ricası üzerine 4 saat boyunca ona kitap okudum. Bana kör olmasının ölümden daha kötü olduğunu söyledi”.
Vahtang Malakmadze 2003 yılında öldü. İnegöl “Mahmudiye” mezarlığına gömüldü.
Vahtang Malakmadze’nin (Hayri Hayrioğlu) ataları 19877-1878 Osmanlı-Rus savaşından sonra, Çikuneti’den (Aşağı Maçakheli, şimdiki Helvaçauri Bölgesi) muhacir olarak gelmişler ve İnegöl Hayriye Köyüne yerleşmişler. Hayri Hayrioğlu’nun Gürcü soyadı Malakmadze’dir ve kendisi XX. Yüzyılın 80’li yıllarında Gürcistan’da yaşayan Malakmadze’lerle akrabalık ilişkilerini yeniden canlandırdı.
Vahtang Malakmadze (Hayri Hayrioğlu) Gürcüce konuşmayı ailesinden öğrendi. Henüz çocukken köylülerin Gürcüstan ile ilgili konuşmalarını can kulağı ile dinliyordu. Gürcü halk şiirlerini ve şarkılarını öğreniyordu. Daha sonra gençlik dönemlerinde de toplantılara, meclislere, konferanslara ve düğünlere aktif olarak katılıyordu. Her yerde Gürcü şiirleri ve şarkılarını tanıtmaya çabalıyordu. Aynı zamanda folkloru yazıya dökme ihtiyacı hissetmeye başlamıştı. Ancak, Gürcü folklorunu Latin harfleriyle kağıda dökmeyi denedi. Ama, Gürcü söylemlerinin Latin alfabesiyle yazılmasının mümkün olamayacağının farkına çabuk vardı. Bu da Vahtang Malakmadze’yi (Hayri Hayrioğlu) oldukça üzdü. Bunun üzerine kendisi İnegöl kütüphanelerinde ve arşivlerinde Gürcü yazısı, Gürcüler ve Gürcü kültürü ile ilgili belgeler araştırmaya başladı.
Vahtang Malakmadze’nin (Hayri Hayrioğlu) gençlik yılları, Türkiye Devlet tarihinin çok zor dönemlerinden birine denk geldi. Vahtang Malakmadze (Hayri Hayrioğlu), sürekli gergin iş ortamının yanı sıra, yerel arşivleri araştırdı ve Gürcü muhacirlik tarihinin unutulmaya yüz tutmasına engel oldu. Bulunduğu yerdeki Gürcü şahsiyetlerinin biyografilerini buldu, Gürcülerin Bursa’ya yerleşiminin tarihini araştırdı, özel yeri olan Gürcü şahsiyetlerinin mezarlarını buldu.
Vahtang Malakmadze büyük Gürcü kültürüyle 1951 yılında tanıştı. O yıl Vahtang Malakmadze (Hayri Hayrioğlu), iş yeriyle ilgili bir görevi yerine getirirken İstanbul’da tesadüfen Gürcü yazılarıyla karşılaştı. Türkçe yazılarda, orada bir Gürcü manastır kompleksi (Katolik) bulunduğunu okuduğunda sevinci sınırsızmış. O büyük bir heyecanla Gürcü Katolik Manastırına girmiş. Manastırdakilerle tanışmış ve onlardan Gürcü kitapları ve Gürcüce alfabeyi göstermelerini istemiş. Vahtang Malakmadze bu kütüphanede Gürcü alfabesini çok hızlı öğrenmiş ve çok kısa bir zaman içinde de Gürcüce yazmaya başlamış. Kütüphanedeki tüm Gürcü literatürünü okumuş. Gürcü tarihi ve kültürü konularındaki bilgileri derinleşmiş. Daha sonra Vahtang Malakmadze (Hayri Hayrioğlu) Kafkas halklarının geçmişleri ve günümüzdeki durumları hakkında bilgiler toplamaya, buna bağlı olarak bilimsel literatürleri araştırmaya ve bu yayınların bilimsel objektifliğini kontrol etmeye başlamış. Bu kadar okuduktan ve analiz ettikten sonra Vahtang Malakmadze’nin bilgisi oldukça derinleşti. Kendisi, Türkiye’de ve yurt dışında birçok bilimsel popüler makaleler yayınladı.
XX. Yüzyılın 60’lı yıllarında Vahtang Malakmadze (Hayri Hayrioğlu) ve Ahmet Melaşvili (Özkan), başkalarının da yardımıyla, Türkiye Gürcüleri arasında milli duyguların uyandırılması ve geliştirilmesi yönünde Gürcü etnik özdeşliğinin kurtarılmasına başladılar.
1968 yılında Ahmet Melaşvili ve arkadaşı çarpıcı bir proje geliştirdiler. Türk dilinde “Gürcüstan” kitabını yazarak yayınladılar. Kitapta, Gürcüstan tarihi, Gürcü edebiyatı, sanatı ve folkloru hakkında bilgilere yer verdiler. Vahtang Malakmadze’yi herkes bu kitaptan sonra tanıdı. İakob Gogebaşvili’nin “İavnanam ra hkmna?!” (İavnana ne yaptı?!), O’nun çevirisiyle kitapta yer aldı (“Gürcüstan”, 1968: 145). Kitabın basımı için bazı Türkiyeli Gürcüler Ahmet’i finanse ettiler. Kitap tüm Türkiyeli Gürcüler arasında büyük ses getirdi ve aynı zamanda Türkiye’nin de dikkatini çekti. Ahmet Melaşvili’ye “İslama, Türkiye’ye saygısızlık ve komünizm propagandası” suçlamasıyla soruşturma açtılar. Daha sonra mahkemede aklandı, serbest bırakıldı ve kitabın dağıtımına izin verdiler.
“Gürcüstan” kitabının yayınlanması Türkiyeli Gürcüler için çok önemli bir olay idi. Bu kitapla Türkiyeli Gürcüler, Gürcü kültürü ve Gürcüstan tarihi hakkında doğru bilgilere ulaşabildiler.
Vahtang Malakmadze (Hayri Hayrioğlu), “Kartuli Sabavşvo Zğaprebi” (Gürcü Çocuk Masalları) (Esin Yayınları, 1986) adlı kitabı tercüme etti, hazırladı ve yayınladı. Kitap iki cilt halinde yayınlandı ve yayınlandığı andan itibaren büyük ilgi topladı. Kitap, devlet yetkililerince de olumlu bulundu. Türkiye Milli Eğitim Bakanlığı, kitap için “çocuklar için çok yararlı bir kitap” açıklamasında bulundu. Ayrıca daha sonra Milli Eğitim Bakanlığı, kitabın Türkiye’nin tüm okullarına dağıtılması tavsiyesinde de bulundu. Bu Vahtang Malakmadze (Hayri Hayrioğlu) için büyük bir başarıydı. Sevindirici olan bu durum Türkiyeli Gürcüler için önemli bir kültürel gelişme idi.
Vahtang Malakmadze (Hayri Hayrioğlu), Ahmet Melaşvili (Özkan) ve diğer Türkiyeli Gürcüler her zaman, Türkiyeli Lazların, ortak Gürcü kültürüne yakınlaşmaları için çaba gösteriyordu. Vahtang Malakmadze, Laz tarihi ve ataları hakkında 1,5 yıl çalıştı. Objektif bilimsel veriler, Lazların ortak Gürcü kültüründen geldiğini onaylıyordu. Yoğun çalışmalar sonucu Vahtang Malakmadze bu alana da önemli katkılar sağladı. Bu alanda yapılan önemli çalışmalardan ilki olan, Vahtang Malakmadze’nin Türkçeye çevirisini yaptığı, 1992 yılında yayınlanan Muhammed Vanilişi ve Ali Tandilava’nın yazdığı “Lazların Tarihi” kitabıyla Türkiye toplumu ve Lazlar, Laz tarihi, geçmişleri ve kültürleri hakkında bilgi sahibi oldu (M. Vanilişi ve A. Tandilava, 1992). Kitap okuyucular arasında ilgi topladı. Bu çalışma yayınlandıktan sonra Laz geleneksel kültürünün korunması için mücadele başladı ve Laz milli tarihinin Gürcülerinkinden ayrılamayacağı ve Laz geleneksel kültürünün Gürcü kültürünün renklerinden biri olduğu gibi objektif gerçekler ortaya çıkmış oldu. Bu eserin geniş kitlelere ulaşmasından sonra Türkiye Lazları arasında bir enstitü kurma fikri doğdu.
Vahtang Malakmadze (Hayri Hayrioğlu), Gürcüstan tarihi konularında uzun zaman çalıştı. Kendisi, Türkiye Gürcüleri için Türkçe yazılmış Gürcüstan tarihi hazırlamak istiyordu. İvane Cavakhişvili, Niko Berdzenişvili ve Simon Canaşia’nın yazdığı “Sakartvelos İstoria” (Gürcüstan Tarihi) kitabını çevirmeye karar verdi. Birkaç yıllık çalışmadan sonra çeviriyi tamamladı. Kitabın yayınlanması için finansal desteği de ünlü yayınevi “Sorun Yayınları” sağladı ve kitabı yayınladı. “Gürcüstan Tarihi” 1997 yılında yayınlandı. İkinci baskısı 2005 yılında yapıldı (N. BERDZENİSHVİLİ, S. JANASHİA, İ JAVAKHİSHVİLİ 2005). Kitap 305 sayfadan oluşmaktadır. Günümüzde, Gürcüstan tarihi ve kültürü hakkındaki bu kitap, Türkiye’deki ilgililerin yararlanabileceği en önemli yayındır.
Vahtang Malakmadze’nin (Hayri Hayrioğlu) hazırladığı ve Türkçeye çevirdiği önemli eserlerden biri de “Trapizonidan Aphazetamde – Ağmosavlet Şavizrvispiretis Hakhebis İstoria” (Trabzon’dan Abhazya’ya – Doğu Karadeniz Halklarının Tarih ve Kültürleri)’dir. Eser, birkaç tanınmış yazarın yazıları, farklı çalışmalarından alıntılardan oluşmakta ve derleme şeklinde sunulmaktadır. Kitapta Vahtang Malakmadze’nin de çeşitli konulardaki bilimsel analizleri de bulunmaktadır. Vahtang Malakmadze şu yazarların eserlerinden faydalanmıştır: İakob Gogebaşvili, Aleksandre Manvelişvili, Mihako Tzereteli, Mariam Lortkipanidze, İuri Siharulidze, Tzate Batzaşi, Biçi Tezelişvili. Kitap seri halinde yayınlanmıştır, adı “Doğu Karadeniz Halklarının Tarih ve Kültürleri”dir. Kitabı Sorun Yayınları çıkartmıştır. İlki 1988, ikincisi ise 2005 yılında yayınlanmıştır. Sorun Yayınları heyetinin yazdığı önsöz de dikkate değerdir: “Bu derleme Karadeniz’de yaşayanlar ve Kafkas halklarının bir bölümünün tarihi ve kültürüne ithaf edilmiştir. Hayri Hayrioğlu dokuz farklı yazarın eserlerini çevirdi ve bu derlemeyi oluşturdu. Elbette ki bu çalışmanın amacı Doğu Karadeniz ve Kafkas halklarının tarihi ve kültürünün tamamının sunulması idi. Halen modern dünyada asimilasyon süreci devam etmekte ve tamamen bağımsız bir bilimden söz etmek mümkün olmamaktadır. Bu araştırma, Doğu Karadeniz halklarının etnik tarihi ve kültürü hakkında mümkün olabildiğince objektif bilimin bakış açısıyla bizlere bilgi vermeyi hedeflemiştir.
Bu derlemede, Gürcülerin (Çanlar/Lazlar, Megreller, Svanlar) geleneksel durumları ve kültürleriyle ilgili konular, genelde Gürcüstan tarihi ve kültürüyle bağlantılı çok eski dönemlerden yirminci yüzyılın ortalarına kadar olan rivayetler bulunmaktadır. Vahtang Malakmadze’nin Türk kaynaklarından elde ettiği bulgular özel bir önem taşımaktadır. Örneğin, “İslam Ansiklopedisi”nin Lazların Gürcü asıllı olduğu (“Lazlar Gürcülerin bir boyudur”) konusundaki bilgi ve benzerleri gibi. Svanların geleneksel durumlarını açıklayan başlığın da ayrıca belirtilmesi gerekir. Burada, Svaneti’nin halk bayramları, efsanesi (Bektil dönemi) ve mantalitesi hakkında oldukça ilginç analizler bulunmaktadır. Derlemede, Gürcüler sayfasında Gürcüstan topraklarında yaşayan etnik gruplar olan Abhazlar ve Oslar ile Doğu Kardeniz’de yaşayan etnik grupların (Hemşinler ve Çepniler) tarihi ve durumları hakkında bilgiler verilmektedir.
Bilimsel çalışmaların yanı sıra Vahtang Malakmadze (Hayri Hayrioğlu) aktif bir toplum adamıydı. O, Gürcü özdeşliği ve kültürünün kurtarılması yönünde her türlü olumlu başlangıçların destekçisiydi ve sıkça inisiyatif kullanırdı. Ahmet Melaşvili’nin trajik ölümünden sonra ulusal-kültürel hareketleri yürütmenin tüm ağırlığı onun üzerine kalmıştı. Gürcü gençlerinin (Guram Himşiaşvili/Mustafa Yakut, Giorgi İremadze/Şemsettin İyem, Guram Kokoladze/Ergün Atabay, Mamia Dumbadze/Mehmet Nuri Tayyar, İberya Melaşvili/Özkan vb.) büyük Ahmet Melaşvili’nin başlattığı kültür hareketini devam ettirmeleri onun öneri ve destekleriyle olmuştur. Vahtang Malakmadze’nin 1980’li yıllarda kurulan derneklerin yönetimleriyle de ilişkileri vardı ve gençlere doğru yolda ilerlemeleri konusunda önerilerde bulunuyordu. Vahtang Malakmadze bilimsel objektifliğe çok önem veriyordu ve topluma Gürcüstan’ın gerçek tarihi ve folklorunu ulaştırmaya çalışıyordu.
Yaşamının son anlarında Vahtang Malakmadze’nin yanında duran dostları ve yoldaşları şunlardı: Hasan Aydın, Nuri Çelebi, Kazım ve Nazi İremadze, Aslan Laçinbala, Ahmet Dinçer, Ender Savcin (Onun Vahtang Malakmadze’ye “Lazların Tarihi” kitabının yayınlanması konusunda yardımları oldu), Guram ve Pati Himşiaşvili, Giorgi İremadze, Guram Kokoladze/Ergün Atabay, İberya ve Eka Melaşvili/Özkan, vd. Sayın Guram Himşiaşvili, Vahtang Malakmadze’yi “Sorun Yayınları”yla tanıştırdı, eserinin düzenlenmesine yardım etti, yazımla ilgili sorunları çözdü.
Vahtang Malakmadze (Hayri Hayrioğlu) inançlı bir Müslüman idi. Ancak, toplantı ve müzakerelerde önemli olanın din farklılığı değil Gürcülerin birliği olduğunu söylüyordu.
Doğal olarak, Vahtang Malakmadze’nin (Hayri Hayrioğlu) çalışmalarıyla Gürcüstan’ın kültürel çevresi de ilgilenmeye başladı. Bu açıdan “Yurt Dışında Yaşayan Soydaşlarla Kültürel Birliktelik Derneği”nin (Başkanı Otar Gigineişvili) önemli bir yeri vardır. Vahtang Malakmadze’yi birkaç kez Gürcüstan’a davet ettiler. O, ilk olarak Gürcüstan’a 1977 yılında geldi. Vahtang Malakmadze, Gürcü literatürüne ithafen düzenlenen sempozyumlara, İlia ve Akaki’nin yıldönümü gecelerine katıldı (ჩლაიძე 2006).
Gürcüstan Kültür Bakanlığı ondan Yunus Emre’nin eserlerini Gürcüceye çevirmesini istedi. Aleksandre Çhaidze’nin piyesi “Hidi (Köprü)” yi Gürcüceden Türkçeye çevirdi. Bu piyes Trabzon Devlet Tiyatrosu repertuarına girdi ve uzun süre sahnede kaldı. Gürcü yazarlarının eserlerini tercüme etti ve “12 Gürcü Yazarının Öyküleri”ni yayınladı.
Vahtang Malakmadze (Hayri Hayrioğlu) aynı zamanda bir şairdi. 1960 yılında “Mutluluk Dilencileri” adlı şiiri yazdı. Şiiri tüm Türkiye’de ilgi uyandırdı ve Serter Bağcan şiire beste yaptı. Bu şarkı 60’lı yılların popüler şarkılarından biri oldu.
Vahtang Malakmadze’nin Servet, Sami, Ali adında üç erkek, Sultan adında bir de kız kardeşi vardı. Bunlardan Sami halen sağ ve İnegöl’de yaşıyor. Vahtang Malakmadze’nin eşi de İnegöllü bir Gürcüdür. Biri kız ikisi erkek üç çocuğu var. 1987 yılından bilinmeyen bir nedenle, Vahtang’ın 17 yaşındaki oğlu Gürkan öldürüldü. Öldüren bulunamadı ve “kör kurşun” olarak nitelendirildi. Vahtang’ın diğer oğlunun (Vaja/Gürcan) Arçil, Tamar, Laşa adlarında üç oğlu var. Üçünün de ismini dedeleri koymuş. Kızı Nestan/Nesrin bir Gürcüyle evli ve iki çocuğu var. Hepsi İnegölde yaşıyorlar.
Vahtang Maşakmadze’nin (Hayri Hayrioğlu) adının Gürcüstan’da ölümsüzleştirilmesi için bazı adımların atılması gerektiğini düşünüyoruz. 2010 yılında Ahmet Melaşvili’nin adı Tiflis 31. Okuluna verilmişti. Bu durum Türkiye Gürcüleri arasında büyük bir sevinçle karşılanmıştı. Benzer adımların Vahtang Malakmadze’nin adının ölümsüzleştirilmesi için de atılmasını diliyoruz.
Gürcistan ve Türkiye: “Kültürel İlşkilerin Geçmişi, Bugünü ve Perspektifleri” Konulu Konferansın Tez Raporları, Tiflis-2012,
İvane Cavakhişvili Tiflis Devlet Üniversitesi Profesörü Rozeta Guceciani'nin makalesi - Sözkonusu konferans Gürcistan Patrikliği Tamar Mepe Üniversitesi tarafından organize edilmiştir.
|